Avustralya’nın Sydney şehrinde dünyaya gelmiş bir gençti Ali. Ticari eğilimi, çalışkanlığı ile birleşince... Henüz 20’li yaşlarında büyük başarılar elde etmişti.
Çok
çalışmıştı, hedeften hedefe koşmuştu ama tutunacak bir amacı
almamıştı bu hayatta. Hayat, O’nun için, kazanmak ve lüks
içinde yaşamaktan ibaretti.
Son
model pahalı arabalar, ünlü markalardan saat koleksiyonları,
gözlük koleksiyonları… Bir giydiğini bir daha giymediği
kıyafetler, ayakkabılar… Bunlar genç yaşta başarılı olan bir
iş adamının hayat sahnesinde
hak ettikleriydi, O'na göre.
Bu
gösterişli hayat, sahip olduğu her şey tek bir bilgiyle, tüm
anlamını yitirmişti Ali için. Son evrede kanser olduğunu
öğrendiğinde, hayatın anlamı değişmişti. Sahnesini
tekrar dizayn edecek bir değişim yaşamaya karar verdi. Ali’nin
tabiriyle ALLAH, kendisine kanser hediye etmişti.
Bunu
bir hediye olarak nitelendiriyordu. Hayatını, amacını
düşünmesini sağlayan bir hediye… Kısa bir süre içinde
şirketini elden çıkaran Ali, sahip olduğu lüks eşyaları da
dağıtarak kurtulmaya başladı. Yüz binlerce dolar değerindeki
arabasına baktığında, terliksiz ayaklarıyla gezinen çocukları
görüyordu artık, kendi deyimiyle...
Hastalığını
öğrenişinin üzerinden henüz bir ay bile geçmemişken Afrika’ya
seyahate çıktı Ali. Gördüğü manzara onu çok etkilemişti.
Vakıf kurup ulaşabildiği kadar çocuğa yardım etmeyi hedefledi.
Çalışmalarıyla 200 dul kadının aileleriyle ikamet edebileceği
bir köy inşası, 600 yetimin okuyacağı bir yatılı okul, yerel
halk için küçük bir hastane ve sağlık merkezi gibi projelere
imza atıldı.
Onca
faaliyet ve yoğunluk arasında tedavisine devam etti. İki yıl
tedavi gördü ve yardım çalışmalarına bir an bile ara vermedi.
Henüz 36 yaşında vücudun her yerine yayılan hastalığa daha
fazla dayanamamıştı. Hastaneye yattıktan sonrada, faaliyetleri
uzaktan takip etmeye devam etti. İnsanlara gerçek zenginliği
öğütleyen videolar yayınladı. İnsanların, Sahne
kapanmadan
gerçeği fark etmelerini istiyordu:
“ Kardeşlerim
hayatınız boyunca bir amacınız
ve hedefleriniz olsun. Hayat bir sahne.
Biz her an sunumdayız.
Hayatınızda öyle bir sunumda
olmalısınız ki son anınıza kadar o rolü o şekilde oynamak
istemelisiniz. Ben hastalığımı öğrendikten sonra amacım
ve sunumum
değişti. Sahnede
ne yaptığımı ancak anladım. Arabalarımdan, saatlerimden
kurtuldum. Hatta kıyafetlerimi bile yardım için farklı ülkelere
giderken yanıma aldım ve oradaki birçok insana verdim. Hiçbir
şeyim olmadan bu dünyadan ayrılmak istedim. Fazla zamanım
kalmadığını öğrendiğimde, her gün hayatımızı nasıl
yaşamamız gerektiğini düşünmeye başladım. İnsanlar böyle
lüks bir arabaya sahip olmak isterler. Ancak, birisi çıkıp size,
bu dünyada yaşayacak fazla zamanınız kalmadığını
söylediğinde, sahip olduklarımızın, bizim zannettiğimiz gibi
bir anlamı olmadığını anlıyorsunuz. Geç olmadan farkına
varılmasını dilerim...”
***
İnsanoğlu var olduğundan bu yana amacı hiç değişmemiştir. Mutlu başarılı olmak ve iyi ilişkiler kurmak.
Deneyimsel Tasarım Öğretisi de insanın amacını amaç edinmiştir. "Kim Kimdir", "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" programlarında sunduğu stratejilerle insanların dününden daha başarılı, daha mutlu ve daha marifetli olmalarına destek olur.
***
Oysa insan mutluluk ve başarının ne olduğunu doğru tanımlayabilseydi öyküsünde neler değişmezdi ki...
YanıtlaSilGeç olmadan farketmeni dilerim…
YanıtlaSilÖykünün sonunda kaybedeceksen ortasında kazanmış olmanın ne anlamı var ...
YanıtlaSilAynı şekilde öykünün sonunda kazanacaksan ortasında kaybetmişsin ne yazar…
SilPişmanlıkla değil, kendi gönlüyle ikramlamayı ve bunu severek yapmayı hayatının stili haline getirmiş olmayı nasip etsin RABBİM 🥰
YanıtlaSilSahnede bize ayrılan sürenin sonuna gelmeden rolümüzün hakkını verebilme ümidi ile🌿
YanıtlaSilAma bu adam o kadar hızlı değişmiş ki bambaşka birisi olmuş. Kanser hastalığı ona gerçekten bir hediye olmuş Rabbimden. Ne güzel hayırlı kapılara yelken açmış. Ölmeden önce ölünüz... Dedikleri de böyle bir şey herhalde . ölmeden o gerçeği fark etmeyi Rabbim nasip etsin.
YanıtlaSilBu gercek bir hayat hikayesi. İlk duyduğumda cok etkilenmiştim. İnsan öleceğini duyduğunda nasıl da herşeyin anlamı değişiyor .Keşke gerçeği acı bir olay yaşamadan görsek ve Rabbimizin razı olacağı bir hayat yaşasak.
YanıtlaSilHayat sahnende öyle bir sunum yapki, ömrünün sonuna kadar aynı rolü oyna. Harikasınız
YanıtlaSil