Zaman zaman, ve zaman…
Haziran sızdı bile takvime…
Ahh şu güzelim tabiata da bir bak…
Nasıl da kıpır kıpır her şey…
Ve nasıl da adım adım canlandı yazla birlikte…
Değişti, dönüştü…
Kıpır kıpır deyince…
Deneyim transferi yapsak doğadan…
Hmmm, işin özü acaba “kıpırdama”da mı ?
Evvveettt.
Yaz geldi…
Hey sen!
Sen de geldin mi?
Nerelerdesin?
Ne hallerdesin?
Sen, hakikaten sen misin?
Peki sen, sende misin?
Sen kimsin?
Kimlerlesin?
Kimlerle olduğunu daha iyi bilmek, o “karşı” tarafı daha iyi
tanımak mı istersin¿
O zaman önce kendini mi tanıman lazım?
Hakikaten kimsin sen?
Kendini tanımak için daha güzel bir mevsim olabilir mi?
Yaz tam bir “ben kimim?” sezonu!
Tatilde, yolda, piknikte, bir hafta sonu kahvaltısında, her
nerede ve ne yapıyorsan…
Kendine bir bak.
Hem sor hem cevap ol bu yaz.
Sürede koyalım mı hemen ‘zaman’ ile başlamışken…
Finale kadar—yani sonbahar gelmeden—kendimize daha yakın
olalım.
Yaz bitmeden önce
tanıyalım kendimizi.
Bunun için önce bir hedef belirleyelim.
Neticede kendimi tanımak için önce hedefimi biliyor olmam
lazım değil mi?
Çünkü kendini tanımak, neye doğru yol aldığını bilmekle
başlar.
Ahhh, bakalım bakalım
şu dünyada hedefsiz, amaçsız yaratılan var mıdır?
Şimdiki “ben”’ e bakalım. Bir de sonraki “ben”’ e bakalım.
Ne dersin?
Aslında tam da zamanı.
Kıpırda...
Haydi şimdi…
***
***
Hedefim ne? Nereye gidiyorum? İşte ben oradayım
YanıtlaSilKıpırdamak… gerçekten insana rehavet çöküyor yazın
YanıtlaSilBu yaz bambaşka iyi bir yaz olsun inşallah
YanıtlaSilHedefi olan topluluklarla bir arada olmak insanı yolda tutar... yola devam etmek için ise çok güçlü bir amaç lazım 🥰
YanıtlaSildönüşüm ve kırpırdamak... çok güzel ikili olmuş. kaleminize ve fikrinize sağlık...
YanıtlaSil