Deneyimsel Tasarım Öğretisi Nedir?

DENEYİMSEL TASARIM ÖĞRETİSİ

  

Deneyimsel Tasarım Öğretisi Nedir?

Deneyimsel Tasarım Öğretisi, deneyimsel yönüyle geçmişi anlatan, tasarım yönüyle geleceği işaret eden bir bilgi teknolojisidir. İnsanı dününden daha iyi olmasını sağlayan bir Gerçeklik ilmidir. Gerçeği anlatır ve gerçeği deşifre eder. İnsan odaklı bir bilgi ağı olan öğreti, insanın amacını amaç edinmiştir.

Deneyimsel Tasarım Öğretisi,  deneyimseldir çünkü yaşanmışlıklardan yola çıkar. Bu yönüyle deneyimsel veri transfer merkezidir. Bu ne demek? İnsan bir şeyi iki şekilde öğrenir. Bunu da ya deneme yanılma yoluyla yapar ya da deneyimsel veri transfer yoluyla.

Daha önce hiç bilmediğimiz bir adrese gitmek için yola çıktık diyelim. Hiç görmediğimiz bir adresi bulmak insanı oldukça oyalar. Aynı sokaktan kaç kere geçtiğimizi sayamaz hale geliriz.  O adresi en sonunda bulur muyuz, evet buluruz. Ancak farkında olmadığımız bir şey vardır. Hem zamanımızı harcamış, hem cebimizi yakmış hem de hatada ısrar etmiş olduğumuzdur. Elimizdeki adres kâğıdı, vaktinde varamadığımız kapının adresi olur o zaman.  Düşünün ki bu sadece bir adres, ya hayata geç kalmışsak? Peki ya başarıya, mutluluğa geç kalmışsak? En kötüsü de kendimize, kendi hayatımıza geç kalmışsak?

İşte Deneyimsel Tasarım Öğretisi geç kalmayalım, vaktinde hayatımıza yetişelim, hayatımıza yön verelim diye deneyim transferini öğrenme metodu olarak kullanır. Her defasında denenmiş ve doğruluğu ispatlanmış bilgileri bir araya getirerek göremediğimiz ama işleyen bir düzeni fark etmemizi sağlar. Ve bu düzeni sağlayan soyut yasaları bize sunar.

Deneyimsel Tasarım Öğretisi ‘nin Katkısı Nedir?

Deneyimsel Tasarım Öğretisi, insana, insanın düşüncelerine, duygularına, davranışlarına bakar. İnsanın deneyimlerinden bir harita çıkarır. Bu harita ile insanın kendi hayatına yön verebilmesinin yöntem ve tekniklerini gösterir. Rehberlik yapar; ancak insanın adına karar vermek değildir bu… İnsanın amacına odaklanmak önceliklerinin arasındadır…

İnsanoğlu istekleriyle var olan bir canlıdır.  İnsanın istekleri hiç bitmez. Ancak tüm isteklerinin nihayetinde varmak istediği yer mutluluktur. Çiçekten çiçeğe konan arı gibi insan da ömrü boyunca istekten isteğe koşar. Mutluluğu arar durur.  Deneyimsel Tasarım Öğretisi de bu doğrultuda varlığını inşa etmiştir. İnsanın amacını amaç edinmiştir. Amacı, varmak istrdiği yer, insana katmak istediği değer MUTLULUK'tur. 

İnsan dediğimiz varlık doğar, büyür ve ölür. İnsanın öyküsü doğum ve ölüm arasındaki mesafe kadardır. Anlıyoruz ki sınırlı bir ömrümüz var. Oysa neye takıldık; neyle ve nasıl oyalandık? Çünkü biz her neredeysek; isteklerimiz de orada problemlerimiz de orada demektir. Kötü haber; son nefesimize kadar isteklerimiz bitmeyeceğine göre problemsiz bir hayat beklemek de pek gerçekçi olmayacaktır. Hayat bir problem alanıdır. Takılıp kalınması gereken değil, çözülüp geçilmesi istenen. Böylece insanı yücelten… Ama insan hayatın bu yanını sevmez, dahası kabul etmez. İçinde bulunduğu sorunları çözmek ister ancak nasıl yol alacağını bilemez; bazen bilmesine rağmen çözüme gidemez. Oysa çözülemeyen her soru zorlaşarak sorulmaya devam eder.  O zaman da bir işkenceye dönüşür yaşamak. En yapmaması gerekeni yapar insan ve vazgeçer… Bilmez anahtarsız kilit olmadığı gibi, çözümsüz problemin de olmadığını… Yaratılışının öğrenmek, öğretmek, çözmek üzerine dizayn edildiğini. Peki, nedir insanı problem karşısında bu kadar çaresiz bırakan?

Gerçeğe olan mesafesi…

Tam bu noktada Deneyimsel Tasarım Öğretisi,  insanın somut ve soyut verilerle objektif biçimde kendisini, hayatını; diğer insanları ve hayatlarını analiz etme olanağı sunar. Sunduğu bu verilerle insanı düşünmeye teşvik eder. “Ben ne yapıyorum? Yaptığım şey bana fayda mı veriyor, zarar mı? İyi mi, kötü mü? Doğru mu, yanlış mı? Gerçek mi, sahte mi?” gibi sorular sormaya başlar insan. Soru sormaya başladıysanız, kendinize, hayatınıza dair, hala umut var demektir… Böylece insan nereden geldiğini, şu an nerede olduğunu ve böyle giderse nereye varacağını düşünmeye başlar. Bunu fark edebilen insan hayatını tekrar gözden geçirir ve varmak istediği yeri, olmak istediği insanı belirler. İşte Deneyimsel Tasarım Öğretisi insana bu dönüşümünde stratejiler verir. Problemlerini çözebilmenin yolunu gösterir. 

Neden Deneyimsel Tasarım Öğretisine neden Katılmalıyım?

Deneyimsel Tasarım Öğretisi her alanda insanın hayatını kolaylaştırmayı, problemlerine gerçekçi çözümler bulmayı, verimli bir hayat yaşamasına katkı sağlamayı hedefler. Mesela evlenirken, gideceğimiz üniversiteyi belirlerken, bir işe girerken nasıl bir yol izleyeceğiz? Evlenmeye karar verince karşımızdaki insanın bize uygun olup olmadığını nasıl test edeceğiz? Evlenip imza attıktan sonra mı? Bir bakmışız ki ömür geçmiş ve “40 yıllık ömrümüzü kime harcamışız” derken bulabiliriz kendimizi. Deneme yanılma yoluyla bir ömür en mutsuz olduğumuz mesleğe kendimizi mahkûm da edebiliriz. Tesadüf diyerek girdiğimiz bir işte neyi nasıl yapacağımı bilmeden tükettiğimiz yıllara ne olacak peki?

Hiç tavsiye almamışız olabiliriz hayatta. Hayatımızla ilgili mühim meselelerde danışmamışız olabiliriz kimseye. Birinden fikir almayı, tavsiye edinmeyi küçük görmüş de olabiliriz. Her şeyin en iyisini bildiğimize inandırmışızdır yada kendimizi. Yanılma ihtimalimiz, hata yapma riskimizi hiç düşünmemiş de olabiliriz. Oysa hayat tek düze gitmez. An gelir elde avuçta ne varsa gitmiş olabilir. An gelir kendimizi hayali dahi etmediğimiz durumlarla karşı karşıya bulabiliriz. An gelir ummadığımız noktada hayatımızın hatasını yapabiliriz. Öyle bir an gelir ki “Bunu nasıl yaptık, bu duruma nasıl düştük?” derken bulabiliriz kendimizi. O an,  işte o an tek başına kalır insan. Kendimizle baş başa... Avucumuzda kalan koca bir pişmanlıkla… Gözyaşlarımıza eklenen çaresizliklerle baş başa…

Oysa insanın hayatı çok kıymetli. Bir ömürdeki her yıl, her ay, her hafta, her gün, her dakika, her saniye çok değerlidir. Bu hayata bir kez doğduk ve öleceğiz. Neden daha rahat ve huzurlu bir yol varken canımızı acıtmaya meyilliyiz? Neden engebeli yolu aydınlatacak olan ışıklı yol varken bizi uçuruma götürecek olan karanlık yolu seçeriz? İnsan bunu kendine niye yapar ki? Neden maliyeti her anlamda bu kadar fazla olan bir yolu seçer? İnsan nerede yanılır ve kaybolur?

Yolunu kaybeden insanın sadece gerçeğe ihtiyacı vardır. İspatlanmış doğrulara, kendisini dününden daha iyi yapacak olan bilgilere ve kavramlara ihtiyacı vardır. Yani, Deneyimsel Tasarım Öğretisi ’ne katılmaya ihtiyacımız var. Deneyimsel Tasarım Öğretisi tam da bu ihtiyaca cevap verir çünkü çıkış noktası gerçekliktir. Çünkü gerçek insanı üstün kılar. Gerçeğe sahip olan, süreci yönetme yetkisine de sahip olur. Gerçeğe hâkim olan hayatı yönetme hakkına sahip olur. Çünkü gerçek insanın aynasıdır. Bir olayın veya durumun gerçeği insana ışıktır. Gözüne inen perdeyi kaldıran bir güçtür, gerçek. Deneyimsel Tasarım Öğretisi’nin gerçeğe bu kadar kıymet vermesinin sebebi de budur.